Do, 18.Apr.2024 - 02:36
Türk Yazarlarin En Cok Satan Kitaplari

Denizin Dibi
Güneşle Ay Yeni Tanışmış Sanki

Deniz Seki
"Birlikte olduktan, birbirimize güvendikten sonra hepimiz on kaplan gücündeyiz. İtiraf ediyorum, ben aslında Kızılmaske'yim. Süper kahramanlığı bırakmış değilim. İsteseniz de emekli olamıyorsunuz. Yorucu ama heyecanlı bir iş. Sigortası yok ama ne yapalım. Buradayım diye size yardım edemem sanmayın. Mesela 'Fantom Deniz' diye seslenin, ben gelir bulurum sizi. Belki de bir şarkım koşar imdadınıza..."
-Deniz Seki-

Yaşamın değerini daha iyi anlamak, nefes aldığın her dakikaya şükretmek için dibi görmek gerek belki de... 

Deniz Seki'den mektup var! Deniz'in topraksız Zincirlikuyu'su olan cezaevinde kaleme aldığı kitabında, yaşadığı tüm olumsuzluklara rağmen umudunu kaybetmeyen bir Deniz Seki ile karşılaşacaksınız… Zümrüdü Anka kuşu misali küllerinden yeniden doğacağı günü bekliyor. Geçici bir ayrılık olan bu süreçte yaşadıklarını, kalbinden dökülenleri ve yeni şiirlerini Deniz'in Dibi'nde bizlerle paylaşırken onu düşünen herkese en içten dilekleriyle selam ediyor... (224 Sayfa) www.turkkitap.de / Arka Kapak Yazisi. 
ISBN: 9789751036667
Yazar: Deniz Seki
Yayın evi: Inkilap
9,95 €

Weitere Informationen

KITAPTAN TADIMLIK:

Beş buçuk aylık firari dönem ve bir aylık cezaevi sürecinin ortasında, koğuşumdaki buz gibi demir yığını ranzanın alt katında, oturup ilk defa yazmaya başlamış halde buluyorum kendimi. Niye bugüne kadar iki satır yazıyı bir araya getirip de yazamadım bilemiyorum. Hâlâ kırgınım ama öyle içini akıtabilen, dağa taşa haykırabilen biri değilim pek.
Şarkı sözlerim en büyük çığlığım, melodiler ise içimi döküp haykırdığım gizli gizemim olmuştu bu zamana dek.
Yirmi bir adım boyunda, on adım eninde, volta atılan ve adına havalandırma denilen bir yerimiz var. İşte o küçücük gökyüzünü gördüğümüz yer burası. Kilo almamaktan çok, yosun tutmamak için yürüyorum.
Adli Tıp’a gideceğim için tuhaf bir heyecan vardı içimde. Düştüm yollara fakat beni götürdükleri araç çok gücüme gitti. O kadar kötü ki, bagaja oturuyorsun resmen. Esir kampına düşmüş gibi, çok fena. Bu arada radyoda “İyisin Tabii” çalıyor. Şaka gibi!
Gücüme gitti, başladım minik minik ağlamaya. Sonunda geldik Adli Tıp’a. “Allahım neler yaşıyorum ben böyle ne olur kurtar beni buradan yalvarırım” diyorum içimden.
Çıkınca belki de hiçbir şey konuşmadan uzun uzun annemin yüzüne bakmak, ona sarılmak istiyorum. İçim buruk. Bir kadın komutan, bir infaz koruma memuru, refakatçi ve ben...
Cerrahpaşa’da, camları demir parmaklıklı, deniz manzaralı olduğunu bildiğim ama bakamadığım odamda 15 günlük bir hastane macerası.
Hayatım seri halinde bir roman. Bir yandan çok fazla şey var yazacak, bir yandan da tek bir satır bile gelmiyor aklıma.
Bu ürünü alanlar başka neler almışlar?
 
Değerlendirme
Yorum bulunmamaktadır: Yorum yazınız!